Her şey, yurt dışından hasta getirdiğim yoğun bir dönemde başladı. Sağlık sektörünün tam ortasındaydım ama kendi sağlığımı hızla kaybediyordum. Uzun süre IBS ile yaşadım; her yolu denedim, her çareye sarıldım, ama sonuç hep aynıydı. Vücudum bir şey anlatmaya çalışıyor gibiydi, ama ben o sesi duyamıyordum.

Derken, bir gün karşıma denizden gelen bir mucize çıktı: Sea Moss. Başta sadece denemek istedim. Ama kısa sürede fark ettim ki, bu doğa harikası yalnızca bedenimi değil, zihnimi de iyileştiriyordu. Uzun zaman sonra ilk kez kendimi yeniden güçlü hissettim.

Bu deneyim bende öyle bir etki bıraktı ki, etrafımdaki herkesle paylaşmaya başladım. Yakın çevremdeki insanlar da benim gibi olumlu sonuçlar alınca, bu hikayenin sadece bana ait olmadığını anladım.
Böylece, İrlanda’nın Cliff of Moher kıyılarından gelen bu eşsiz deniz bitkisini Türkiye’ye getirme kararı aldım.

Bugün, Sea Moss sadece benim dönüşümümün değil, yüzlerce insanın yeniden denge bulma hikayesinin bir parçası.
Bu yola tek başıma çıktım ama şimdi etrafımda kocaman bir topluluk var.
Her gün, birinin hayatına dokunabildiğimizi bilmek, bana bu işe ilk başladığım günkü heyecanı hâlâ hissettiriyor.

Benim için Sea Moss bir ürün değil — hayatımın geri kazandığım kısmı.
Ve şimdi, bu hikaye her gün bir yenisiyle devam ediyor.